
Ayrı bir benlik kavramı, başka bir deyişle illüzyonu-her şeyden ayrı duran değişmeyen, bağımsız bir "ben"- düşüncelerimize derinlemesine yerleşmiştir. Ayrı bir benliğe olan inanç, ayrı olma, çatışma ve korku yanılsaması yarattığı için acılarımızın çoğunun temelidir.
Bu yanılsama çözüldüğünde, "ben" ile "diğerleri" arasındaki sınırların hayal edildiği ortaya çıkar. Zarar verdiğinize veya üzdüğünüze inandığınız insanlar sizden ayrı değildir; aynı birbirine bağlı varoluşun bir parçasıdırlar. Bu farkındalık ferahlatıcıdır, korkuları sona erdirir ve şefkati besler.
Ayrı bir ‘’ ben’’ gerçeğini keşfetmek için karmaşık teorilere ihtiyaç yoktur.
Düşündüğümüz ve algıladığımız şeyin gerçek mi yoksa yanıltıcı mı olduğu sorusu, dışsal analizden ziyade doğrudan deneyim gerektiren, son derece kişisel bir sorgulamadır.
Benliği Keşfetmek İçin Basit Bir uygulama paylaşmak istiyorum
Kendiniz için 5 dakikalığına sessiz, rahatsız edilmeyeceğiniz bir alan yaratın. Algıladığınız şekliyle "benliğin" varlığına dair içsel bir soruşturma başlatın. Kendinize şu soruları sorun:
- "Ben" nerede yer alır?
- Beyninizin içinde mi yoksa kalbiniz gibi başka bir organınız mı var?
- Vücudunuzun dışında, belki de taç çakranızın üzerinde mi?
- Yan odada mı yoksa tamamen başka bir yerde mi?
Şimdi de üzerinde adınızın yazılı olduğu bir kargo paketi aldığınızı hayal edin. Kutunun içinde kendinizle ilişkilendirdiğiniz her şey var: duygularınız, düşünceleriniz, hücreleriniz, anılarınız ve deneyimleriniz. Şimdi, "ben" etiketli özel parçayı bulmaya çalışın.
Böyle bir parçanın var olmadığını fark edeceksiniz. "Ben" bütünden ayrılamaz; izole edilemez veya tanımlanamaz. Ayrı bir "ben" kavramı her zaman bir yanılsama olmuştur.
Sabah yataktan kalktığınız andan itibaren günümüzü "ben" etrafında kurarız; planlarımız, endişelerimiz ve arzularımız bu hayali merkez etrafında döner. Peki ya bu anlayışı sorgulasaydık?
Bugün, zihninizdeki "Ben" düşüncesinin varlığını fark etmeye odaklanın. Etkileşimlerinizi, duygularınızı ve kararlarınızı nasıl şekillendirdiğini fark edin. Ardından, "Ben" kavramı olmadan anlar geçirmeye çalışın.
Ayrı bir benliğin olmadığını anlamak, kendinizi kaybetmek anlamına gelmez; her şeyle birliğinizi fark etmek anlamına gelir. Bu bakış açısı bireyselliğinizi azaltmaz, aksine yaşam deneyiminizi zenginleştirir. Sevincin, huzurun ve çevrenizdeki dünyayla daha derin bir bağlantının kapısını açar.
Bu dönüştürücü bakış açısını benimsemeye hazır mısınız?
Gözlemleyerek, sorgulayarak ve bırakarak başlayın. "Ben" yanılsamasının ötesinde yatan şeyin, her zaman aradığınız bir özgürlük olduğunu görebilirsiniz.
Her Daim Sevgi ve Işıkla,
Sibel KAvunoğlu
コメント